-
1 фортепьяно
-
2 рояль
-
3 Flügel
-
4 piano
-
5 играть
oyun* * *несов.; сов. - сыгра́ть1) oynamak; oynaşmakигра́ть в футбо́л — futbol oynamak
сыгра́ть конём — шахм. atı oynatmak
он де́сять раз игра́л в соста́ве национа́льной сбо́рной — on defa milli olmuştu
2) тк. несов. oynamak; oynaşmakде́ти лю́бят игра́ть — çocuklar oynamaktan hoşlanır
в углу́ игра́ли котя́та — köşede kedi yavruları oynaşıyordu
не игра́й со спи́чками! — kibritle oynama!
игра́ть чьей-л. жи́знью — перен. birinin hayatıyla oynamak
3) çalmakигра́ть на пиани́но — piyano çalmak
сыгра́й како́й-нибу́дь вальс — bir vals çal / geç
4) театр. (sahneye) çıkmak; rol oynamak / almak; oynamak ( о спектакле)игра́ть Оте́лло — Otello'ya çıkmak
он игра́л в ра́зных города́х — çeşitli şehirlerde sahneye çıkmıştı
в э́том фи́льме он игра́ет Мо́царта — bu filmde Mozart'ı canlandırıyor / oynuyor
сы́гранные им ро́ли — oynadığı roller
5) перен. sömürmekигра́ть на религио́зных чу́вствах кого-л. — birinin dinsel duygularını sömürmek / tahrik ve istismar etmek
6) тк. несов. ( пениться - о вине) köpürmek7) тк. несов. oynaşmakна стене́ игра́ли причу́дливые те́ни — duvarda acayip şekilli gölgeler oynaşıyordu
на его́ лице́ игра́ла улы́бка — yüzünde bir tebessüm belirip belirip kayboluyordu
••игра́ть с огнём — ateşle / barutla oynamak
игра́ть слова́ми — kelimeler üstünde oynamak
игра́ть на би́рже — borsada oynamak
игра́ть на́ руку кому-л. — birinin ekmeğine yağ sürmek
-
6 tickle the ivories
v. piyano çalmak, piyanoyu tıngırdatmak -
7 tickle the ivories
v. piyano çalmak, piyanoyu tıngırdatmak -
8 Klavierspieler
Klavierspieler m, Klavierspielerin f piyanist;Klavier spielen (können) piyano çalmak (çalmayı bilmek) -
9 Klavierspielerin
Klavierspieler m, Klavierspielerin f piyanist;Klavier spielen (können) piyano çalmak (çalmayı bilmek) -
10 geläufig
1) ( bekannt) bilinen, malum;dieses Wort ist mir nicht \geläufig bu kelimeyi bilmiyorum\geläufig Klavier spielen mükemmel piyano çalmak -
11 spielen
spielen v/i und v/t <h> (um -e) oynamak; (darstellen) a canlandırmak;mit dem Gedanken spielen zu -meyi tasarlamak, kafasından geçirmek;seine Beziehungen spielen lassen torpil kullanmak -
12 როიალი
i.(büyük) piyano როალზე გაკვრა piano çalmak -
13 trio
n m1 partition trio2 de musiciens üçlü3 de personnes üçlü◊Ils formaient un joyeux trio. — Neşeli bir üçlü oluşturuyorlardı.
См. также в других словарях:
çalmak — i, e, ar 1) Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak İngiliz cephesinden at kaçırıp bize satan bedeviler dönüşlerinde bizim atlarımızı çalıp İngilizlere satarlardı. F. R. Atay 2) Vurarak veya sürterek ses çıkartmak Bir yandan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarşaflı — sf. 1) Üzerinde çarşaf olan 2) Çarşaf giymiş olan (kimse) Türk Ocağının en ileri adımlarından biri, çarşaflı hanımı piyano çalmak için sahneye çıkarmak olmuştur. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük